Aysun Kaçtıoğlu

AYSUN KAÇTIOĞLU Kimdir? Resimleri Fotoğrafları

Aysun Kaçtıoğlu adını sıkça duyacağız. Kariyerinde bambaşka bir yolculuğa çıkmış. Herşeyi geride bırakmış bir kadın. Yen yeni duyulmaya başlayan Access Consdousness dünyasını onun sayesinde biraz daha yakından tanımak istedik. Ve sorularımızı yönelttik.

Röportaj Esra Özübek

Consdousness II dünyasını bize biraz anlatabilir misiniz?

Gary Douglas tarafından k kurulan ve kayropraksi nmanuel tedavi tekniği) doktoru Dain Heer’in katkılarıyla geliştirilen Access Consdousness®; “Hayatımın neye benzemesini isterdim?” sorusundan yola çıkarak; farkındalığınızı arttıran, hayatınızdaki farklı olasılıkları görmenizi sağlayan, doğum anınızdan itibaren öğrendiğiniz tüm bilgilerin, öğretilerin, davranışsal kalıpların, bakış açılarının, yargıların size ait olup olmadığını belirleyen ve bunlardan kurtulmanızı sağlayan bir kişisel gelişim öğretisidir.

Aysun Kaçtıoğlu Resimleri




Sizin Access Consdousness ile tanışmanız nasıl oldu?

1989 yılında başlayan ve son olarak Turkcell de 7 yıl devam eden kurumsal hayat yolculuğumyılı kasım ayında sona erdi. Kendimi keşfetmeye başladığım yıl ise’du. Bir projede tanıştığım yönetici koçu sayesinde kendimi o yıl. ICF (International Coaching Federation) koçu olarak buldum. Artık hayatımın çorabı kaçmıştı. Fakat bunu çok sonra farkedecektim. Koç olduktan sonra hayata bakış açım değişmeye başladı; beni mutsuz eden her şeyi yavaş yavaş farkediyordum. Kendini keşfetmeye başladıktan sonra insan her türlü öğretiye kulak kabartmak istiyor, ben de öyle yaptım. Yol üzerindeki istasyonlardan bazıları Reiki. NLP ve Transandantal Meditasyon oldu. Ancak, koçluk da dahil olmak üzere, hiçbirisinin içinde kalamadım, hep bir şeyleri eksik hissettim. Ama yine de bu yolculuklar beniyılında kurumsal kariyerimi bitirme kararına taşıdı. Bundan sonra hayatım nasıl olmalıydı ki “Ben. hayat amacımı buldum!” demeliydim ve dua etmeye başladım. 2 ay sonra Access Consciousness ile tanıştım. Tanıştım derken, aslında koskocaman bir dünyanın sadece giriş kapısından içeri girdiğimi 1 yıl sonra farkettim. Yaşadığım ilk üç The Bars seansından sonra hayat amacımı bulduğumdan artık emindim. Bunu da bedenimdeki değişikliklerle (kronik kaşıntılarım durdu, bağırsak hareketlerim düzene girdi, adet dönemi şişliklerim tamamen azaldı), davranışsal farklılıklarımla, gösterdiğim tepkilerin değişimi ve hayatımdaki ilişkilerin dinamiğinin değişmesi ile anlamıştım.

Sonra. Access Consciousness dünyasının içeriğini ve yol haritalarını öğrenip 1 hafta içinde eğitimler almaya başladım. Access dünyası içinde ana lisans eğitmeni olabilmek için izlenilmesi gereken yol haritası bir çok eğitimleri ve okunulması gereken dokümanları kapsıyordu. Tüm bunların 1 yıl içinde tamamlanması gerekiyordu. Bu dünyaya hissettiğim tutku ile bu süreç, benim için 1,5 ay sürdü.

Ana lisansımı aldıktan sonra bu dünyanın beden üzerinde yapılan çalışmalar adı altında bir alt gezegeni daha olduğunu keşfettim. Bavulumu elime alıp bu sefer bu sınıfların peşine düştüm. Hızla kilo vermeye başladım, artık bir polikistik över hastası değildim. Bu değişimleri Kopenhag’da öğretinin kurucusu Gary’e sorduğum zaman “Artık, bedenin de bilincinin farkındalığı ile aynı noktaya geldi!” dedi. İşte o zaman anladım ki, “beden-zihin-bilinç” arasında müthiş bir iletişim olması gerekiyordu. Bu öğretiyi de cebime koymuştum. Artık, bedenim de çok özgürdü. Sonrasında bu dünyanın bir de enerjileri yöneterek ve yönlendirerek farklı alanlar yaratan bir kısmı daha olduğunu öğrendim. Sonrasında ise yolculuk rotamı o yöne çevirdim. Bu sınıfların yaratıcısı bir kayropraksi doktoru olan Dr. Dain Heer’dı. Sınıflarda, kişiler üzerinde çalışırken Dain’in enerjisinin değişimini, seansı alan kişinin enerjisini ve davranış kalıplarının nasıl değiştiğini gördükçe artık dünyamda kabul ettiğim bilgi şuydu: Access bir sihir!

Bu öğretiyi ülkemizde Aysun Kaçtıoğlu olarak nasıl kurguladınız?

Ana lisansımı alıp eğitmen olduktan sonra, bu işi resmi olarak yapabilme hakkına sahip oldum. Ancak, bu kişisel gelişim dünyası içindeki yolculuğumun bana öğrettiği en kıymetli şey; eğer öğrendiklerin ile ilgili gerçekleştirdiğin hikayelerin yoksa, kendi üzerinde uygulamadıysan, süreçlerin üzerinden geçmediysen. karşındakine aktaracağının bilgilendirme seviyesinden öteye geçmediği idi. Yani insanların kalplerine dokunamadığın için onları etkileyemiyorsun! Bu yüzden, yaklaşık 1 yıl boyunca öğrendiğim tüm bilgileri kendi hayatımın içinde değiştirmek istediğim her alanda uyguladım, uygulamaya da devam ediyorum. 1 yılın sonunda geldiğim noktada, artık bu yolculuğu herkes ile paylaşabilecek yüzlerce hikayem olmuştu. Şirketim Access Türkiye’yi kurmadan önce proje danışmanlığı aldım. Kime, nasıl ulaşmam gerektiği konusunda detaylı ve profesyonel bir yol haritası çıkarttık ve atmamız gereken adımları belirledik. Proje sonunda da herkesin mutlulukla gelebileceği, benim de yaşam alanım dediğim. Türkiye’nin ilk kurumsal yapıda konumlanmış Access Consciousness kişisel gelişim merkezini kurmuş oldum,

Access Türkiye’nin hedeflediği kitle kimler?

Access Türkiye’nin hedef kitlesi gerçek anlamda nerede olursa olsunlar, tüm dünya insanları. Bir kısıtlamamız yok. Bu konuda ben ve ekibim gerekli tüm donanıma sahibiz. Ancak, benim uzun yıllar süren bir kurumsal hayat tecrübem olduğu için çıkış noktamız, doğal akış olarak kurumsal dünyaya kaydı. Bir dönem çalışmalarımızı ve eğitimlerimizi bireylere yönelik olarak yürütttük. Ancak, kurumsal dünyanın bizi farketmesi üzerine kendimi ve ekibimi bir anda eski arkadaşlarımın karşısında buldum, ilk sahneye çıkışım çok heyecanlıydı, nefesim kesilmişti, ne söyleyeceğimi bilemiyordum. Aslında trajikomik değil mi? Sanki uzun yıllar sahnenin diğer tarafında olan ben değildim. Beyin böyle mucizevi bir mekanizma, O’na sürekli bunu yap dediğin şeyi, bir süre sonra sana zaten senin normal hayatın böyleymiş gibi deşifre ediyor. Sen de ona inanıyorsun. Uzun yıllar bana “Sen kurumsal bir ikonsun” demişti, şimdi de “Sen özgür bir varlıksın” diyor! Yani, sen kendine ne söylersen gerçekleşecek olan da o aslında, işte Access Consciousness da bunu size en muhteşem şekliyle gerçekleştirebileceğiniz yöntemleri sunuyor.

Access dünyası içinde yer alan seanslar ve eğitimler oluşturabileceğiniz araçları ve yol haritasını anlatan ‘işin insanların dünyasında nasıl fark yaratıyor? Neşesi’ eğitimi de kurumsal dünyanın, sevinerek Access Consciousness dünyasının ana terapisi olan The söylüyorum, tutku ile istediği bir eğitim haline geldi. Bars. tüm hayatınızın dinamiklerini yeniden Çalışanlar için Access dünyasının önemi nedir? İş yapılandırmanızı sağlar. Başınızın üzerinde yer alan 32 enerji hayatında nasıl daha neşeli ve daha kendimiz olabiliriz? noktasına yumuşak dokunuşlarla gerçekleştirilen bu seans. Uzun yıllar süren iş dünyası tecrübemden yola çıkarak hayatınızın her anında yaşadığınız duygusal etkilerin, ani his sanırım bu soruyu en doğru cevaplandırabilecek değişikliklerinin, sinir anlarının, kızgınlık, endişe, kaygı ve insanlardan birisiyim. Her sabah işe gelmek için uyanmak, korkularınızın vücudunuzda yarattığı elektro manyetik kalkmak zorunda olarak sabaha başlamak, vakit sıkıntısı alanların temizlenmesini sağlar. Böylece sizi en saf haliniz sebebini kendimize söyleyerek kalitesiz bir kahvaltı yapmak olan doğum anınıza doğru taşıyan bir yolculuğa çıkmış ve işyerine varana kadar geçen sürenin hayatımızda olursunuz.

Her The Bars seansından sonra daha mutlu, yarattığı zaman kaybı ile güne başlamak..Bunların yanında neşeli, kaygısız, kesinlikle farkındalığı yüksek ve hayat kalitesi sizlere daha yüzlerce kalıp bilgi, tekrar, öğretilmiş yararsız gittikçe yükselen bir beden trendine sahip olursunuz. içerik sayabilirim. Oysa ki bunların hepsi, kendiniz için yeni The Bars terapisi dışında, genellikle danışanlarımıza baştan yaratabileceğiniz kavramlar. Minik değişikliklerle yaptığımız çalışmalar; kronik ağrılar, travmatik durumlar, başlayıp tüm hayatınızı deşifre edip, sadece sizin için en iyi fiziksel sorunlar ve daha sayabileceğimiz birçok konuyu olanı seçebilmek ve yaratabilmek mümkün, iş hayatında en kapsayan ileri düzey beden terapilerini kapsıyor. sık yaşadığım sıkıntılardan birisini anlatmak istiyorum kısaca: Eğitimlerimize gelince ise; daha önce söylediğim gibi Her proje topantısında, herkes kendi ajandasını anlatıp Access Consciousness her ihtiyaca göre tasarlanmış kendi ihtiyacı olanı sunup, bu konuda herkese gerekli eğitimleri içinde barındıran bir dünyaya sahip. Bütün hayat görevleri anlatırdı. Zaman çizelgesinde görevini yerine bilgilerinizi deşifre edebileceğiniz Foundation ise; bu getiremeyecek gibi olan her departman diğerine fatura dünyanın temel eğitimlerinden bir tanesi, iş hayatımızın keserdi. Bugünkü Aysun oraya baktığında, sorunun ne her noktasında var olabilmek için öğrendiğimiz kriterler, olduğunu o kadar net görebiliyor ki! Sahip olduğumuz işe geliştirdiğimiz hayatta kalabilme stratejileri, şirket “Biz değil, ben olarak’ yaklaşan bakış açısı…

Yorum Yaz