İLMEKLERİN ARASINDA...

Maison Frarıçaise: Bu ilginiz nasıl başladı?

Güneş Öztarakçı: Bu merak, bir kızın çeyizi için yaptığı 150 yıllık eski bir halıyı görmemle başladı. Önce renkleri bu kadar güçlü kullanmasına inanamadım. Daha sonra araştırmayahagladım. Niye bütün bu halıları kadınlar dokuyor da erkekler satıyor diye düşürterek bunu kendime iş edindim. Çok derinliği olan bir konu, aradan 25 ıl geçti ama hâlâ şaşırdığım oluyor. Büyük bir sanat bence. Türk halılarının kıymeti yurtiçinden çok, vurtdışmda bilmiyor. Ben kendi açımdan, öğrendiklerimi aktarabilmek için çok uğraştım. Nişantaşı’nda bu mağazayı açtığım zaman, ilk üç ay sadece ve sadece anlattım, gösterdim, öğrettim. Görünce, gösterince herkesin, her zevkli insanın çok sevdiğini gördüm. Demek ki Türk halısının dünyada vapftğı şöhret doğru.

M.F.: O gün ile bugün arasında kilini kullanımı açısın’ dan nasıl bir fark oluştu?

G.Ö.: O zamanlar kilim çok küçümseniyordu. Sanki lıalı daha kıymetliymiş gibi bir kanı vardı. Aslında 20 sene önce bulunan eski ve güzel kilimler veya halılar, artık bulunmuyor. Üretim son zamanlarda sadece para kazanmak için yapılıyor. Eskisi kadar uğraş verilmiyor.Ama artık doğru vere konduğu zaman kilmıin mekâna çok yakıştığını herkes anladı. Türk halısı ve kiliminin en iyi olduğunu sanat ve dünya kabul etmiş zaten.

M.F.: Kilim nereye yakışıyor?

G.Ö.: Kilim her yerde güzel olabilir. Tabü ki dekorasyonla ilgisi var. Ofislere, klasik döşenmiş evlere koyduğum zaman da çok iyi olabüiyor, modem evlerde de güzel durabiliyor. Çok ince olduğu için masa örtüsü, separatör, perde, yatak örtüsü, divan örtüsü olarak da kullanabiliyorsunuz. Eskiye göre halının da kilimin de kullanımı çok arttı. Geometrik halılar, bizim Anadolu halıları görüldükçe herkes evine bir Türk halısı almaya başladı. iYİ.F.: Modaya uygun kilim araştırmaları yapılıyor mu? G.Ö.: Kilim eskiden özenle yapılırdı. Şimdi ise desenlerin

bir kısmı atılıyor. Ticari maksatla yapıldığı için sanat ağırlığı azalıyor. Güzel dokunmuş eski veya yeni kilimler, halılar birçok dekorasyona uyuyor. Avrupa, Amerika, Avustralya’dan gelen herkes muhakkak Türk halısı veya kilüui alıyor. Almasalar bile soruyorlar, görmek istiyorlar. Son yıllarda Hindistan, Çin, Paıkistan ve Afganistan gibi ülkeler, Türk halılarını kopya ettiler. Ucuza mal ettikleri için Türkiye’de halı ihracatı hemen hcaıerı, bitli. İhracatm bitmesi veya azalması demek, Türkiye defe çok tezgâhın kapanması, birçok ailenin aç kalması demek. Çin de yapılmış kopyaların Türkiye’de Türk halısı diye yabancılara satıldığını biliyorum. Bu bana çok acı geliyor. Bugün hepimize düşen görev, alıcı ve satıcılar olarak Türkiye’deki halıcılığı bitirmemek.

M.F.: Özel üretim yapıyor musunuz?

G.Ö.: Evet. 50 sene sonra, bugün bizim arayıp da bulmakta zorluk çektiğimiz eski halıların yerine, bizün gelenekst,i dese111erimizi bozmadan, bazı renkleri değiştirerek üretim yapmak istiyorum. Eski desenler iyi kök boya ile tekrar üretildiği takdü’de sanat ölmemiş oluyor. 20 yaşında bir insanın eving aldığı bir hah, onun çocuğuna kalabilir. Türk halısının yapımı durursa, bunun tekrar başlaması zaman alır, çünkü atıne k ıjı;ı öğretiyor.

Türk halı ve kiliminin alıcısı dünyada her zaman var olacak, bitmeyecek. Yeter ki Türkiye’de hâlâ çok güzel hah, kilim yapma imkanına sahipken, başka mallan evimize koymayalım.

M.F.: 1 eni yüzyılın kilim leri nasıl olacak?

G.Ö.: Yeni yüzyılın kilimleri, neşeli, cıvıl cıvıl olacak. Bizim her türlü deseni, her türlü rengi kullanıp müthiş kompozisyonlar çıkaran sanatkâr kadınlarımızın yaptığı kilimlerüı en güzellerinin evlere gü’eceğini ümit ediyorum. Gençler çok akıllı, ne yaptığını iyi biliyor. Onlara ulaşmak istiyorum. Gelsinler, görsünler, çok büyük paralar vermelerine gerek yok. Önemli olan, sanatımıza sahip çıksınlar

G. Öztarakçı: “Niye bütün bu halıları dokuyordu erkekler satıyor diye düşünerek bu işe başladım. ”

KILIM MODELLERI – Medcezir.net