SORU-CEVAP JAMES DUIGAN ANLATIYOR
Sağlıklı bir yaşam için önereceğiniz beş şey nedir?
Bol bol lifli yiyecek ve yeşil sebze tüketin. Bu, sindirim sisteminizin iyi çalışmasını sağlayacaktır.
Gıda en iyi ilaçtır.
Kötü beslenip ilaç arayacağınıza, iyi beslenin. Unutmayın ki siz, yediklerinizin toplamısınız.
Hareket edin. İlla spor salonuna gitmeniz gerekmez, çıkın ve yürüyüş yapın.
Her şey kafada başlar. Sağlıklı yaşamla ilgili alacağınız kararların hepsi de öyle. İnanın ve yapın.
Nefes alın. Günün iki dakikasını sadece nefes almaya odaklanarak geçirin. Emin olun, hayatınız değişecek.
Meyveden almanız yararınıza ama meyveleri seçerken de ince kabuklu olanlara öncelik verin. Elma, armut, üzüm ve orman meyvelerini sofranızda bulundurabilirsiniz. Hayatınızdan çıkarmanız gereken ikinci şey, kafein. Günde bir veya iki bardak içilen kahvenin metabolizmayı hızlandırıcı etkisi var. Bu kadarı yeterli. Fazlası vücudunuzda stres hormonu salgılanmasına yol açar. Kortizol salgılandıkça da vücudunuz yağ depolar. Listenin devamında alkol var. Alkol de bir nevi şeker ve onun tüm yan etkilerinin aynısına sahip. Üstelik bünyede stresi artırıcı etkisi de var. Hayatınızdan çıkarmanız gereken dördüncü şey, işlenmiş gıdalar. Bir gıda, asıl formuna ne kadar yakınsa o kadar sağlıklıdır. Misal, bir elmayı meyve olarak yediğinizde sakınca yok. Çünkü ağaçta yetiştiği hali o. Ama elmayı bir pasta içinde karamelize edilmiş şekilde yerseniz, formunu bozmuş olursunuz.”
James, kaliteli bir yaşamın ilk adımının doğru beslenme olduğunu anlatıyor. Vücudumuzun bize verilmiş en değerli hazine olduğunun da altını çiziyor. Beslenme konusunda ilk bilgileri alıp güzel havada kısa bir yürüyüş yaptıktan sonra, spor salonunda buluşmak üzere ayrılıyoruz. Sırada bire bir antrenman var. Öncesinde, yaşam şeklimle ve beklentilerimle ilgili 20 dakikalık bir toplantı yapacağız. James kişiyi tanımadan ona bir yaşam planı çıkarmanın çok anlamsız olacağını söylüyor.
İyi uyku çekmek şart
Haftada üç gün salonda çalışıp, özellikle yaz aylarında üç gün bisiklete biniyorum. Beslenmeme de elimden geldiği kadar dikkat ettiğime göre, bu 20 dakikalık toplantıdan alnımın akıyla çıkacağıma eminim. James ona bir günümü anlatmamı istiyor. 30’uncu saniyede, günde ortalama 4-5 saat uyuduğumu duyunca gözleri açılıyor, “Böyle bir uyku düzeniyle, iyi yaptığın her şeyi çöpe atarsın” diyor. İşlerimin çoğunu geceleri yapıyorum; okumak, yazmak, araştırmak. Sistemi tamamen tersine çevirip en geç 12’de uyuyabileceğim bir düzene nasıl girerim, bilmiyorum ama dinlediklerim bunu yapmam gerektiğini ispatlıyor. Çünkü az uyku, stres hormonu olan kortizol salgılanmasına neden oluyor. Kortizol da vücudun normal ritmini bozup yağ depolamasına sebep oluyor. Domino taşı gibi. Ama ilk etkiyi uykusuzluk yapıyor; o yüzden uyku düzeni şart.
Bu temel tespiti yaptıktan sonra antrenmana geçiyoruz. Koordinasyon, denge ve patlayıcı kuvvete yönelik yarım saatlik bir çalışma yapıyoruz. Vücudum alışık olduğundan bu aşamada fazla zorlanmıyorum. Hangi antrenmanlara daha çok ağırlık vermem gerektiğini konuşuyoruz. Akşam yemeğine kadar üç saatlik bir boşluk var; hafif bir uyku sonrasında yemekte buluşacağız.
Bodyism ekibi, Zuma’nın zengin mönüsünden nefis bir Clean&Lean alt mönüsü hazırlamış. Ana mönüde yer alan tatlardan çoğu, James Duigan’ın özel dokunuşlarıyla daha da sağlıklı hale getirilmiş. Yemeğin sonunda şekersiz hazırlanmış havuçlu kek bile var. Tamam, tatlı tutkunlarını mest etmeyebilir ama zaten amaç, anlık krizleri çözebilmek.
Saatler 23.00 olduğunda herkes uyumak için odalarına çekiliyor; ben de aynı şeyi yapıyorum. Sabah erken saatlerde yogayla başlayacağız güne çünkü. Yatmadan önce Bodyism’in kendi patentli bitkisel ürünü olan ve pirinç sütüyle karıştırılıp içilen Serenity’yi deniyoruz. Hem tatlı isteğini törpülüyor hem de rahat uyumanızı sağlıyor. Uzun yıllardır ilk defa bu kadar erken uyuyacağım için zaten stresliyim; işe yarayacağını umuyorum. Yastıkla yaklaşık bir saat süren savaşımı kazanıyorum. Bana söylenenden bir saat geç ama normalimden iki saat önce uykuya dalıyorum. İnsanlık için küçük, benim için büyük bir adım.
Sabah uyanır uyanmaz bir bardak su içip kendimi otelin muhteşem manzarasında yapılacak yoga eğitimine atıyorum. Yoga biz erkekler için biraz muğlak bir alan. Yapımız gereği kompetitif sporları daha çok seviyoruz. Durağan disiplinlere karşı bir tavrımız var. Hepimiz bu tavrın yanlış olduğunu biliyoruz ama yine de yoga, pilates konusu açılınca burun kıvırıyoruz. İstiyoruz ki hep aksiyon olsun.
Yogayla barışmak
Yoga, Bodyism’in önemli noktalarından biri çünkü fiziksel olarak güçlü olmanın, iyi nefes almakla, kişinin kendini iyi enerjiyle doldurmasıyla yakından alakası var. Yoga eğitmeninin adı Shona. Hayatta en sevmediğiniz şeyleri bile size kahkahalarla yaptıracak bir pozitif enerjisi var. Öncelikle yoga ve iyi yaşamın bağlantısını anlatan kısa bir sohbet geçiyor aramızda; o anlatıyor, ben dinliyorum. Sonra doğru nefes alabilmenin püf noktalarına geçiyoruz. Arkasından da ufak ufak egzersizler başlıyor. Bisiklete bindiği zaman saatlerce yarışan ben, daha 15’inci dakikada imdat butonuna basıyorum. Shona hareketleri tam anlamıyla nasıl yapmam gerektiğini gösterirken, benden de kendi esnekliğini bekliyor olmalı. Yani biraz zorlasanız cebinize girer; o derece esnek.
Ne kadar mesafeli başlamış olsam da yogaya ısınıyorum. Olayın eğitmenle çok ilgisi var demek ki. Bir de Bodyism size parça parça değil, sağlıklı bir yaşamı bütün olarak vaat ediyor; eğitimlerin hepsi birbiriyle bağlantılı, adapte olmanız çok kolay. Yoga deneyiminden başarıyla ayrılıyorum. Sırada yine Clean&Lean mönüsünden kahvaltımız var. Sonrasında dinlenme, arkasından antrenman ve yemek. Öğleden sonra da yoga, dinlenme ve akşam yemeği şeklinde devam eden bir gün.
İki günlük deneyimimden çıkan sonuç; son dönemlerde çok popüler olan sağlıklı yaşam trendlerinin birçoğundan daha derin bir felsefesi olduğu. Sadece iyi antrenman yapmak değil, iyi beslenmek, iyi düşünmek, dünyaya iyi gözlerle bakmak; kısacası bu hayattan zevk almak… Size bunu öğretiyorlar. Her bir kişiyle ayrı ayrı ilgilenip ona özel çalışma ve yaşam programları çıkarıyorlar. Eğitmenlerin hepsi, alanının önde gelen isimleri. Tecrübeleri fevkalade güven veriyor. Göz atmak isterseniz bodyism.com