SPORTMEN TARAF
Spor kültürümüz genel olarak pek de centilmen değil!
Bu yaz dünyada kazandığımız başarılar, jenerasyon farklıyla “Daha sportmen bir gelecek için!” diyor. bağlan keskİn
Spor müsabakalarını düşündüğümde aklıma tribünlerden birbirini ezercesine küfreden taraftarlar, alternatif bir müzik akımını temsil edercesine birbirine benzeyen futbolcular ve takım ayrılıkları yüzünden çıkan kavgalar geliyor. Bütün sporcular bizim gururuz. Hepsinin başarıları ülkemiz ve insanlık için çok değerli. Çünkü spor müsabakaları o seviyeye gelene kadar sarf edilen fiziksel, düşünsel her türlü emekle çok değerli. Profesyonel bir sporcunun kendini sınarcasına bedeninin performansını görmesi, özel hayatını bile bu amaç uğruna şekillendirmesi ve bu uğurda hırslı olması gerçek anlamda kahramanca bir davranış. Bedenini ve zihnini yararlı bir şeye adıyorsun ve başarın sadece sana ait değil! İyi bir fiziksel performansı tamamlayan en önemli şey ise tabii ki sportmen olmak. 14’üncü Aerobik Jimnastik Dünya Şampiyonu, 15 yaşındaki Ayşe Begüm Onbaşı, İşitme Engelliler Erkek Milli Futbol Takımı oyuncusu Haka Kurt ve bu sene Gümüş madalyayla ikinci olan U17 Yıldız Erkek Milli Takımı oyuncusu Muhaymin Mustafa üstün performanslarının yanında sportmenliğinde altını çiziyorlar.
Ayşe Begüm Onbaşı (15)
14. Aerobik Jimnastik Dünya Şampiyonası 6. Kategori (15-17yaş) Dünya Şampiyonu
Önce Aerobik Cimnastik 15-17 yaş grubu tek bayanlar kategorisinde önce Güney Kore Seul de Dünya birincisi oldum sonrasında da Trabzon’da yapılmış olan ISF GYMNASIADE Trabzon Uluslararası Okul Sporları Olimpiyatlarında şampiyon oldum. Yaklaşık 7 yaşından beri Cimnastik çalışma hazırlık ve antrenmanlarım devam ediyor. Antrenörlerim beni çok iyi hazırladılar ve bu süreçte ailem bana çok destek oldu. Dünya şampiyonalarına olan hazırlıklarımı 10 yaşından beri profesyonel olarak yapıyorum. Baş antrenörüm Gürkan Er olmak üzere kıdemli teknik ekibimiz Emire Özkan ve Yasin Talay’la birlikte beslenme dahil olmak üzere çok dikkatli ve çok kontrollü bir şekilde hazırlıklarımızı tamamladık ve kazandık.
18 yaşından küçüklerin katıldığı olimpiyatlar hakkında bize biraz bilgi verir misin? Şartları, koşulları, antrenmanları, kuralları nasış farklılık gösteriyor?
18 yaştan küçük olan sporcuların katıldığı olimpiyatlar, ISF GYMNASIADE çatısı altında Trabzon Uluslararası Okul Sporları Olimpiyatları tarafından bizde organize ediliyor. Katılım şartlarına gelince; önce ilinizde sonra ulusal olarak ülkenizde başarılı olmak ve derece yapmak zorundasınız. Federasyonumuzun kurulları tarafından yapılan elemelerden geçtikten sonra görev alabiliyorsunuz. Antrenman konusunda ise doğru zamanda, doğru yerde, doğru insanlarla, doğru çalışmaları yapmak zorundasınız. Büyük ya da küçük bir şey fark etmiyor. Disiplinli çalışmak şart. Kurallar yaş gruplarına göre düzenleniyor, bazı zorluk hareketleri farklı oluyor. Bunun dışında aslını söylemek gerekirse pek bir fark yok!
Spor dışında gelecekte ne yapmayı düşünüyorsun? Akademiye girmek mi istiyorsun yoksa başka bir meslekte uzmanlaşmak istiyor musun?
Şu anda yaptığım bu sporda daha çok madalya ve başarı kazanmak, okulumu başarı ile bitirip, aileme, vatanıma milletime hayırlı, faydalı bir birey olmak istiyorum. Gelecek benim için bundan ibaret. Gerisini zaman gösterecek.
Ülken için, kendin için elde ettiğin bu başarıyı anlatır mısın? Sana ne hissettiriyor?
Çok büyük bir mutluluk ve gurur, kelimelerle anlatmak mümkün değil. Daha çok çalışma isteği, hırs ve daha çok yarışıp daha çok başarıp kazanmak…
Hayatında neler değişti?
Pek bir şey değişti diyemem ve zaten ben bu durumdan çok mutluyum. Şu anda tatilin ve ailemle birlikte olmanın keyfini çıkarıyorum, yeni sezonun enerjisini biriktiriyorum. Öncelikle Ülke büyüklerime, tüm destekçilerime antrenörlerime ve aileme sonsuz teşekkürlerimle!