Frencois Ozon’un bu ay vizyona giren filmi Yeni Kız Arkadaşım’da, ölen karısının giysileri ile yeni bir kimliğe bürünen David’in “yeni kız arkadaşı”nı Anais Demoustier canlandırıyor.
Cinsel kimliklerin cesurca ortaya konduğu bir dönemden geçiyoruz. Vizyonda zamanın ruhunuyakalayan birfilm var. Yeni Kız Arkadaşım, karısı öldükten sonra onun giysileriyle kendini çok huzurlu hisseden David’in hikayesini anlatıyor.
merika’nm Olimpiyat madalyalı atleti ve popüler kültürün orta yerinde salman Kardashian ailesinin babası 65 yaşındaki Brucejenner’m, Haziran’da Caitlyn Jenner adıyla yeniden doğduğunu mutlaka duymuşsunuzdur. Caitlyn’in Twitter hesabı, bir milyon takipçiye en hızlı ulaşan hesap olarak rekor kırdı. Amerikalılar, bir zamanlar En Seksi Erkek seçtikleri Bruce’u, büyük bir sevgi balonu içine alıp Caitlyn olarak bağırlarına bastı. Hatta Barack Obama, Caitlyn’in cesaretini takdir eden bir tweet atarak, rüzgarın bir parçası oldu. Bazı kurumlar Bruce Jenner’ın Olimpiyat madalyasını iade etmesi gerektiğini iddia etti, bazı insanlar Caitlyn’in aldığı desteği aşırı buldu, bazıları da yapılan yorumların cinsiyetçi olduğunu düşündü. Ama hiçbir şey, bir zamanların “Bay Amerika”sınm, Annie Leibovitz’in objektifinden, göğsünü gererek bağımsızlığını ve kadınlığını ilan edişinin büyüsünü bozamadı.
Mevzu sadece Caitlynjenner değil. Bir süredir Amerika’nın trans kadınlara yumuşak karnını göstermesi, haber değeri taşımayacak noktaya doğru ilerliyor. Orange Is the New Black dizisinde oynayan Laverne Cox; Emmy’ye aday olan, Madame Tussauds’ya mumyası dikilen ve Time’a kapak olan ilk
trans kadın oluyor mesela. Sevilen dizi Transparent’ta, tıpkı Caitlyn gibi 6o’mdan sonra içindeki kadını ortaya çıkaran Maura’yı canlandıranjefirey Tambor, kariyerinin ilk Altın Küre’sini alıyor. Geçen yıl En iyi Erkek Oyuncu Oscar’ını alan Eddie Redmayne, yeni filmi The Danish Girl’de cinsiyet değiştirme konusunda ilklerden olan Lili Elbe olarak karşımıza çıkıyor. Peki bu konuları aşmış olan Avrupa bu işe ne diyor?
Fransız sinemasının medar-ı iftiharı François Ozon’un yeni filmi Une nouvelle amie / Yeni Kız Arkadaşım’ın bu konuda bir çift lafı var. Karısı öldükten sonra onun elbiseleri içinde kendini çok huzurlu hisseden ve Virginia adını verdiği yeni kimliğiyle kadınların dünyasına giriş yapan David’in hikayesi bu. David, önceden mesafeli davrandığı, karısının en yakın arkadaşı Claire ile,
Virginia iken müthiş bir ikili olduklarını fark ediyor. Bu yüzden Yeni Kız Arkadaşım, hem bir aşk hem de bir kadın arkadaşlığı hikayesi. Her iki tarafın da kafası biraz karışık, tam da Ozon’un sevdiği gibi.
Romantik komedilerin aranan oyuncusu, Fransız sinemasının jönlerinden Romain Duris’nin Virginia rolünü almak için çok istekli olmasının altında, hem bir oyuncu olarak daha önce girmediği topraklara girme, hem de içindeki feminen tarafı keşfetme dürtüsü var. Duris, her karakterin feminen bir tarafı olduğunu, ama çok azmin bunu kabul ettiğini düşünüyor. Ozon, Virginia rolü için hazır olduğunu düşünen aktörlerin, basit bir peruk takma işinin altından kalkıp kalkamayacaklarını merak ediyormuş. Sonunda bunun hiç de basit olmadığı çıkmış ortaya. Duris’nin seçmelerden neden alnının akıyla çıktığını, filmi izlerken anlayacaksınız. David’in bocalamalarıyla Virginia’nın gittikçe büyüyen özgüveni arasında konumlanan film, cinsel kimlikler üzerine zihin açıcı iki saat vaat ediyor.