Çağla Çakır kimdir? 03.03.1989 İstanbul doğumlu i genç bir I girişimcidir. HayalpTkt ve idealisttir. Bir de kadın veenç istihdamına büyük önem vermektedir. Öğrenim hayatınızdan sonra hayaliniz neydi? Oldum olası, birden fazla mesleğin içinde olmak istemişimdir. Bir çocuğa soru sorarsınız ne olmak istersin büyüyünce diye, o da açar parmaklarını sıra sıra sayar. Ben hala öyleyim. Tek bir iş dalı beni tatmin etmedi. Hala da etmiyor. Gün olup Oscar Törenini de yapmak istiyorum, Türkiye’de tüm dünyanın bilip sevdiği kadar büyük bir etkinlik de. Verdiğiniz hizmeti Türkiye’de sizden başka veren yok. Bu konuyu anlatabilir misiniz? Londra’da aldığım eğitimden sonra anladım ki. ne etkinlik sektörü ne müzik sektörü bizim ülkemizde dünya ile aynı formatta işlemiyor. Bizde görevler ve meslekler ülke şartlarına göre evrilmiş durumda. Etkinlik planlama dediğiniz an, herkesin aklına ilk olarak düğünler geliyor. Halbuki bir lansmanı ya da bir müzik yarışmasını herhangi bir ajans yürütüyor. Durup düşünüyorsunuz o anda, etkinlik yapmak sadece markalama yapmak ya da hostes göndermek mi? Aslında bundan çok daha büyük tıkır tıkır işleyen bir fabrika düzeni sağlamanız gerekiyor.
En çok ilgi çeken hizmetlerimizden biri, yabancı sanatçıların ülkemizde bir etkinlik için geldiklerinde, onları ülkede ağırlama hizmeti veriyoruz. Bu demek değil ki. beraber gezip turistik yerleri geziyoruz. Bu 36 saat İstanbul’da kalacak kişiye, en optimum zaman planlamasını yaparak, hem ülkeye geliş sebebi olan etkinliği kendi çalışma disiplinine göre gerçekleştirmesini, hem de bundan bir keyif almasını sağlıyoruz. Yoksa düşünsenize, uçaktan inen bir David Guetta, bir Hardwell ya da Enrique Iglesias taksiye binip konser alanına mı gidebilir? Ya da bu kişileri polis çevirip kimsin dese buna cevap mı verebilir? Şimdiye kadar hangi dünya starlarını hangi proje dahilinde ağırladınız? Beraber ilk çalıştığım en ünlü kişi Katy Perry’di. Ardından Cesaria Evora, Bueana Vista Social Clup, Enrique Iglesias, David Guetta. Hardwell. Tiesto. LMFAO, Pitbull. Lana Del Rey. Scorpions. The Cranberries. Roxette.. Dünya starlarının ortak özellikleri hakkında bir yorumunuz var mı? Büyük bir ekip ile. doğru görev dağılımları ile ve muhteşem bir disiplin ile çalışıyor olmaları. Başarılarını da buna yormak tabi ki kaçınılmaz. Çünkü kuliste havluları taşıyacak kişiden tutun da, sahnedeki şarkı sözlerini kağıda basacak kişiye kadar bir görev dağılımları var. Kocaman bir ekip, egolarını bir kenara bırakıp, o günkü gündemi hep birlikte başarı ile sonuçlandırmak için varlar.
Hepsi bunu biliyor ve bundan çok memnunlar. Sanatçı tüm ekip ile her an yan yana dirsek temasında. Sanıyorum bu sinerji de. başarı basamaklarını tırmandırıyor. Dünya starlarıyla olan ilginç anılarınızı anlatır mısınız? Bu güne kadar karakoldan ekip üyesini kurtardığım isim de oldu, Taksim’de tacize uğrayan da… Paçasından çekiştirerek sahneden indirmek zorunda olduğum isim de oldu, ülkemizdeki çok ünlü isimlerin tanıştırmam için yalvardıkları da. Gerçekten sayısız anım var diyebilirim. Bunları da 8 yıla sığdırdım. Ne bileyim, Katy Perry ile Marmara Deniz’inde bir teknede iken, bana bu denizde hangi balıklar var yenebilen diye sormuştu. O an her gün yediğim hiç bir balık türünün hiç birinin İngilizcesini bilmediğimi fark etmiştim. Artık Katy Perry bir çok uydurmak balık yediğimizi düşünüyor. En sevdiğim anılarımdan biri de Enrique Iglesias’ı konser sırasında iki sahne arasından seyircilerin içinden onlar fark etmeden bir çamaşır sepetinde taşıma hikayemdir. Türkiye’ de eğlence sektörü hakkında ne düşünüyorsunuz? Sektörün çok sıkıntıda olduğunu düşünüyorum.
Vergilerin çok ağır olduğunu, kültürümüzde konsere gitme alışkanlığının olmadığından ötürü, kişilerin gelirlerinden bu gibi kültür sanat aktivitelerine çok az yatırım yapar durumda olduğunu düşünüyorum, 75 Milyonluk Türkiye’de belki sadece aynı 100.000 kişinin konsere ya da etkinliğe gittiğini düşünüyorum. Gece hayatı olan insanları ise. maximum 500.000 ile sınırlayabiliriz. Bu İstanbul’un nüfusunun 20’de birinden az demek. Ülkenin hitap ettiği kitle bu kadar azken, ve bu etkinlikleri yapmak için şartlar bu kadar ağırken sektörün gelişmekte çok zorlandığını görüyoruz. Tabi bir de durmaksızın çalkalanan ülke gündeminde, ilk bıçak eğlence sektörüne vuruluyor, iş hayatında süreklilik sağlayamayan sektör işçisi, bambaşka yönlere kaymak zorunda kalıyor. Tabi bu durumda kalifeye personel sektörden kaybediliyor ve gelişim engelleniyor. Yeni nesil Y Z kuşağının eğlence anlayışı nasıl ilerliyor? Z kuşağı, Y kuşağını da aratacak gibi duruyor. Çok büyük bir Elektronik Müzik akımı yaşanıyor. Rock müziğin papuçu dama atıldı diyebiliriz. Y kuşağı Alternatif müzik ve indie akımını destekliyordu, iki kuşak arasındaki müzik zevki kıyas kabul etmeyecek kadar farklılaştı. Emzik ve tablet İkilisi ile büyüyen yeni kuşak, heralde hepimizi tepetaklak edecek. Önümüzde tüm yaz boyunca olacak konserlerin starlarını İstanbul’ da siz ağırlayacaksınız. Bu konuda planlarınız hangi yönde? Bu yaz. Muse. Sia, Scorpions . Oh Land, Die Antwoord gibi tüm Dünya’yı kasıp kavuran isimler ile aynı projede beraber emek harcayacak olmak çok heyecan verici. Çünkü bu isimlerle kişisel olarak tanışmak değil ama onların profesyonel dünyalarının bir parçası olarak, onlara ülkemize yakışır bir Türk Misafirperverliği gösterecek olmak beni daha da heyecanlandırıyor. Hani İstanbul’da konsere gelen sanatçılar, sahneye çıktığında ‘Merhaba İstanbul teşekkürler’ diyorlar ya Türkçe. Şu ana kadar bahsettiğim tüm bu isimlere bunu söylemeyi ben öğrettim. Bu listeye yenilerinin eklenecek olması mutluluk verici.
Hitap ettiğiniz gençlerin en cok ilgilendiği üniversite festivalleri ile ilgili neler yapıyorsunuz? Şirketimiz sadece etkinlik ve proje planlama yapmıyor, aynı zamanda danışmanlık hizmeti de veriyoruz. Bu noktada gençlerin sevdiği sahiplendiği ve ülkemiz için gelecek vaad eden bir çok etkinliğe de danışmanlık veriyoruz. Sponsorluk konusuna çok önem veriyoruz. Çünkü markaların kültür ve sanat için yaptığı yatırımlar, gençlerin bu tip etkinliklere katılmasını daha da kolaylaştırıyor. Bu sebeple ağırlıklı olarak, bu maddi katkıların sağlanabilmesi için doğru kapılar açmaya çalışıyoruz. Bunun da ülkede bir anket olduğunda ‘hayatında daha önce konsere gitmemiş genç’ oranını dehşete düşürmeyen bir sosyal hayat vermek için doğru bir hamle olduğunu düşünüyoruz. Hedefimiz, doğru partnerler ile yine şirket politikamızda olduğu gibi, yılda en az bir kere kar amacı gütmeyen bir etkinlik yaparak, kadın istihdamına bir sosyal sorumluluk olarak destek olabilmek. Eğlence sektörüne nasıl girdiniz? Etkinlik planlama maceralarım Kadıköy Anadolu Öğrenci Birliği. Dans Kulübü kuruculuğu. Kalfest Organizasyonu ile aslında lisede başladı. Liseden itibaren de çalışma hayatım başladı.
Üniversite ile beraber UNILIFE Organizasyonca kulis asistanı olarak başlayan kariyerim 5 sene boyunca sürerek Genel Koordinatör olarak son buldu. Bu süre zarfında bir çok dünya starı ile çalışarak, sanatçı ve ekiplerinin ülkedeki tüm ağırlama ve koordinasyonlarını üstlendim. Bu kapsamda Lana Del Rey. Katy Perry. Enrique Iglesias, Scorpions. Tiesto. David Guetta. LMFAO. Pitbull, Buena Vista Social Club, The Cranberries, Roxette,Cesaria Evora gibi isimlerle birebir çalışma fırsatı yakaladım. Bu süreçler boyunca dünyanın en büyük eğlence şirketi olan Live Nation’dan iş teklifi aldım. Ancak bu iş teklifini reddederek, bu teklifi Londra’ya gidişi için referans kullandım. Bu referans sayesinde British & Irish Modern Music Institute – Music Business Degree’de Türkiye’den kabul gören ilk Türk Öğrenci oldum. Londra dönüşüyılında. Unilife kurucu ortağı Özgür İpekçi ile beraber Karaköyun popüler mekanlarından Fosil’in kurulumunda rol oynadı ve mekanın işletmesini yürüttüm.Yılı Ocak ayından itibaren, kendi girişimi olan The Planner Co.’yu kurdum. The Planner Co ile 2 yıldır bir çok markaya etkinlik ve proje planlama hizmeti ve bir çok festival ve kuruma danışmanlık vermekteyiz.
ÇAĞLA ÇAKIR Resimleri
