Sır tutma konusunda hiç fena değilimdir. Ancak geçen Ekim ayında Londra’da lansmanına katıldığım yeni parfüm hakkında Ocak sonuna kadar kimseye bir şey söyleyememek hiç de kolay olmadı! Özellikle de parfüm, bende daha koklamadan heyecan uyandırmayı başardığı için.
Burberry merkez ofisinde gerçekleşen sunumda sırasıyla kreatif direktör ve taze CEO Christopher Bailey, Burberry Beauty başkan yardımcısı Simona Cattaneo ve parfümü yaratan Nathalie Cetto ve Antoine Maisondieu konuştu. Parfümün erkek versiyonunda olduğu gibi müzikten ilham alan bu yeni koku, rock and roll’u, adrenalini, seksapeli ve feminenliği ikonik bir şişeye sığdırmayı başarmış. Kampanya yüzü ise ünlü İngiliz model Suki Waterhouse. Yanında ise Brit Rhythm for Men’den aşina olduğumuz müzisyen ve model George Barnett var. Salonda toplanan bütün editörlerin tüylerini diken diken eden reklam filminde ise tam sahneye çıkmadan ewel parfümü sıkan bir rock yıldızını en seksi halinde görüyoruz.
“Müzik Burberry nin DNA’sıııa işlemiş durumda. Defilelerimiz ve davetlerimizin de çok büyük bir parçası. Birkaç şene ewel açtığımız BurberıyAcoustic, yeni çıkış yapan Ingiliz sanatçıların kendilerini ifade edebilecekleri ve dinleyiciyle kolayca buluşabileceği bir platform. Moda bizi nasıl heyeçanlaııdırıyorsa müziğin ele üzerimizde aynı etkisi var. İnanılmaz bir şarkıyı ilk kez duyduğunuzda hissettiklerinizi bir düşünün. Bu parfümde işte tam da o hisleri yakalamak istedik.”
Sunumun sonunda Bailey, “Bugün kendinizi çok yormayın ve akşama dans ayakkabılarınızı giyip gelin” diyor.
Bizi bekleyen sürpriz ise Shoreditch’teki Viilage
Underground’da The Wnite Lies konseri. Partinin katılımcıları arasında ise Pixie Geldoff, George Barnett, Suki Waterhouse da vardı.
Parfüm açılışını beklenmedik notalarla yapıyor: lavanta, pembe biber ve Neroli. Kalbinde heyecan verici portakal çiçeği, iris’in kökünden elde edilen Orrisyağı ve böğürtlen var. Dip notalarındaki vetiver, misk ve ahşap notaları kokunun seksapelini pekiştiriyor.
Adam gibi kokular
Parfüm içeriklerinde kullanılan notalar gittikçe cinsiyetsizi eşiyor, kadın ve erkek kokuları arasındaki duvarlar kalkıyor. Bazen teninizde sevgilinizin tişörtünü hissetmek ister misiniz? Cevabınız evetse erkekler için üretilmiş bu parfümleri ele seveceksiniz.
Elena’nın bu kokusu için “teni kaşmir gibi sarıyor” deniyor. Açılıştaki ferah baharat notalarını sıcak amber, misk ve odun tamamlıyor. Oldukça kalıcı olan parfüm, çekici ve uniseks bir egzotikliğe sahip, hermes Voyage d’Hermes Eau de Parfüm 100 ml — 386 TL
Kırmızı biber, safran ve greyfurt: Her iki cinsin de hem kullanmaya hem koklamaya doyamayacağı kadar cazip, içerisinde baharat özleri, tütün, greyfurt ve reçine notaları var. VIKTOR& ROLF Spicebomb 90 ml—185 TL
Mandalina, kakule ve sedir:
Silvia Fendi’nin de kullandığı bu koku, baştan çıkarıcı ve aromatik bir ferahlığa sahip, içerisinde mandalin, bergamot, deri, sardunya, sedir ve paçuli notaları var. fendi Fan di Fendi Pour Homme 50 ml — 154 TL
Lavanta ve amber:
Kendine güveni ve heyecanı çağrıştıran bu parfümün üst notalarında limon, lavanta ve pembe biber, kalbinde ise Gucci’nin imzası olan odunsu notalar var. gucci GuiltyPour Homme Stud Limited Edition 90 ml—239 TL
Tütün, vanilya ve kişniş:
Modern bir “Gentlemen’s club” kokusu. Baharat ve tütün kokularıyla açılıyor, kalbinde tonka fasulyesi, vanilya ve kakao, dip notalarında ise tatlı odun ve kuru meyve notaları var. Seksi bir alternatif. TOM ford Private Blend Tobacco Vanille Eau de Parfüm 50 ml— 550 TL
Paçuli ve acı portakal: Ünlü burun Jacques Cavallier, ilhamını Akdeniz hedonizminden alan bu kokuyu yaratırken hem kadınlara hem de erkeklere hitap eden notalar kullandı, içerisinde hafif buruk ve acımtırak narenciye özleri ve Endonezya paçulisi bulunuyor, bulgari AMARA Eau de Toilette 100 ml—299 TL
Elma, bergamot ve misk: Kült parfüm evi Creed’in en popüler kokularından Aventus, Napolyon’dan esinlenilerek yaratılmış. Üst notalarında frenk üzümü, elma, ananas, orta notalarında gül ve yasemin, dip notalarında ise misk ve vanilya var.
CREED Aventus 120 ml— 700 TL
Tek parfümle ömür geçermi?
DRIES VAN NOTEN EDERIC MALLE
Parfüm dünyasının rockstar’ı Frederic Maile ile özel ve kendilerine has kokuların bulunduğu koleksiyonunu tanıtmak için geldigi Beymen Zorluda tanıştım.
Tam sekiz senedir vazgeçmeden aynı parfümü kullanan birinin, yeni bir kokuya geçmesi hiç kolay değil. Frederic Maile ile bunu başardım. Röportajdan sonra birlikte parfümlerinin durduğu standa gittik ve bana, “Muse Ravageur senin kokun. Bu gece çıkarken bunu kullan ve ne olacağını gör” dedi. 0 Cuma akşamından beri kullandığım Muse Ravageur, tarifi imkansız bir seksapele sahip, komplike ve ilginç bir şekilde tenime çok uygun. Acaba bu bir tesadüf olabilir mi?
52 yaşındaki Maile, parfüm konusunda dünyanın en büyük otoritelerinden biri. 2000 yılında çıkardığı Editions de Parfums serisi, en yetenekli burunları bir araya getirip markanın değil, parfümü yaratanların adlarının öne çıktığı, çok özel ve butik bir parfüm koleksiyonu. Malle’in ailesi için de “parfüm hanedanlığı” demek mümkün. Christian Dior’un en yakın arkadaşlarından biri olan büyük babası Serge Heftler, Dior parfümlerini ilk çıkaran isim. Yine Dior için çalışan annesi ise Baby Dior, Eau Sauvage gibi klasikleri yaratan ünlü bir burun.
Dries van Noten ile işbirliği
Maile, sezonluk veya markaya özel parfümler çıkarmaktan pek hoşlanmıyor. “Sevgililer Günü’ne özel bir koku çıkarmak benim işimin bir parçası değil. O işi başka parfümcülere bıraktım.” Ancak söz konusu Dries van Noten olduğunda, akan sular durmuş. “Dries’la çalışmak benim için doğal bir süreçti. Zaten on senedir benim parfümlerimi satıyordu. Parfümün yaratılış süreci benim için Dries’in portresini yapmak gibiydi.” Belçikalı tasarımcının “portresinde” ülkenin yemeklerini anımsatan vanilya, tereyağı, şeker karışımı tatlı bir nota var. Bu nota misk ve yasemin ile çevrelenmiş. “Eğer Dries kokuyu beğenmeseydi ben yine de piyasaya çıkarırdım. Yaptığım en sağlam işlerden biri oldu.” Röportajdan sonra kokladığım parfüm, hakikaten çok özgün, bir o kadar da rahatlatıcı.
Parfümlerin doğuşu
Yılda iki kez parfüm çıkaran büyük markaların aksine, Malle’in kendini yetişmek zorunda hissettiği bir takvim yok. Yaratım süreci altı ay ile iki sene arasında değişebiliyor. Bazen üstünde bir sene boyunca çalıştığı kokuyu beğenmeyip en başa döndüğü anlar olduğunu da itiraf ediyor. Peki içerik ilhamı için başka ülkelere geziler yapıyor mu? “Bazı tasarımcılar Afrika’ya gidip oradan esinlenip bir koleksiyon çıkarır. Ya da Hindistan. Ancak kültürel birikimleri olan insanlar bu seyahatleri kafalarının içinde yaparlar. Bizim laboratuvarımızda zaten dünyanın birçok yerinden gelen yüzlerce malzeme var.” Maile, parfümlerinin doğuş süreçlerini “yapım aşamasında” olarak adlandırıyor. Çünkü kimi zaman kendisinin yirmi beş yıl ewel Tresor için yaptığı bir denemeden esinleniyor, kimi zaman babasının after shave’inden, bazen de Vetiver Extraordinaire gibi kült bir parfümünden birkaç içerik çıkarıp ekleme yapıp yepyeni bir şey ortaya çıkarıyor.
Tesadüf değil
Maile, hayatları boyunca aynı parfümü kullanan insanlara büyük hayranlık duyduğunu söylüyor. Çünkü ona göre tek bir şeye bağlı kalabilmek büyük cesaret göstergesi. “Dedem, ilk çıktığında Miss Dior’u annemin bir arkadaşına hediye etti. Bu kadın Paris’in en güzel ve şık kadınlarından biridir. Ve hâlâ Miss Dior’u kullanır.
Bir insanın bir kokuyla ilişkilendirilmesinden daha güzel bir şey yok. Ancak, insanlar değişir ve koku değişimi de bununla beraber gelir.” Hayatımda büyük bir değişim sürecinden geçtiğim günlerde Malle’e rastlamam ve sekiz yıldan sonra hayatıma yeni bir parfüm sokmam tesadüf olmasa gerek.