Türkiye’de “moda” kavramının kendisi yavaş yavaş moda oluyordu. Moda blogger’larının hayatımıza girmesi, ilk moda haftası, Türk moda tasarımcılarının ortak satış etkinlikleri, dünya modasına yön veren dergilerin Türkiye pazarına el sallaması ve yine internet sağ olsun global moda haftaları ile aramızdaki mesafenin bir
Blair Waldorf’un hep dediği gibi “Parayla saadet olmaz,” diyenin alışverişten haberi yokmuş.
Simone filmi sanal bir karakter üzerineydi. Şimdi düşününce, online alışveriş yaparken dijitalleşiyoruz tıklamaya inmesi, beklentilerimizi de çeşitlendirdi. Eski sezonların indirimli ürünleri cazibesini yitiriyor, en yeniye, en tasarımcı eli değmişe aynı kolaylıkla erişebilmeyi hayal ediyorduk. Talep arzu doğurdu, enmoda.com gibi sezon ürünlerini ve yeni markaları sunan, daha “niş” bir kitleye hitap eden siteler gündemimize ilk sıradan giriş yaptı. E-ticaret pastasının üzerine düğün pastası misali çıkan katlara iştah kabartan markalar ve üreticiler ise konuya daha fazla yabancı kalacak değildi. Her marka kendi e-ticaret kanalını büyütmek için kolları sıvadı, halihazır alışveriş sitelerinde kendilerini zinhar konumlandıramayan lüks markaları bir araya getiren “konsept” siteler birbiri ardına açıldı. Sanal aleme Kavimler Göçü hız kesmiyor, fiziksel mağazaları ölmeden mezara koyma trendi gücüne güç katıyordu. Peki tüketici zannettiğimiz kadar sanala teslim olmuş muydu? Günümüz koşullarında bakarsak cevap koca bir hayır. Çok değil, yalnızca birkaç sene önce bildiğimiz anlamda mağazacılığın acı sonunu haykıran moden zaman kehanetleri tutmadı. Hatta bu başarısız kahinler, e-ticaret sitelerinin fiziksel mağazalara yönelmelerini şaşkınlıkla izlediler. Nitekim oyunun kuralı rekabet değildi ve fiziksel mağazalarla online mağazalar, güçlerini birbirlerini tamamlamalarından alıyorlardı, şaşılacak işti.
Yıl ve “Omni-channel” çağında tüm kanalları etkin ve etkileşim içinde kullanan markalar kazanıyor. Online aldığımızı mağazadan değiştirebiliyor, ya da websitesi aracılığıyla aradığımız ürünün hangi mağaza stoğunda göründüğünü öğrenebiliyoruz. Telefonumuzla mağaza ürün barkodlarını okuyabiliyor, aradığımız bedenin başka bir mağazada olup olmadığını kontrol edebiliyoruz. Alışveriş alışkanlıklarımızın evrilme hızına zor bela yetişiyoruz, ve küresel ekonomik kriz çağında bizim sadakatimizi kazanan markalar, tüm kanalları entegre bir biçimde kullananlar oluyor.
Yeni Sezon Giyim Ürünleri Alışveriş Rehberiniz Resimleri